Celil Boz


DEĞERLERİMİZ

Canından koptuğumuz can, çok değer verdiğimiz insan, seçimsizlik olarak kendimizi kucağında bulduğumuz insan.


Canından koptuğumuz can, çok değer verdiğimiz insan, seçimsizlik olarak kendimizi kucağında bulduğumuz insan. Bir kaynaktır, bir topraktır bizim için. Beslenir gelişiriz. Ruhumuz şekillenir nağmelerinde. Dil öğrenir konuşur, şakırdarız kollarında. Karşılık beklemeden ömrünü adayan kutsal varlık anamız, sahip olduğumuz değerlerin kaynağıdır. Bu kaynak var olduğu müddetçe değeri bilinmez nedense. İnsanoğlu sahip olduğu değerlerin kıymetini bilmemesi nankörlüğünden değildir elbette.

Kol, bacak birer değerdir de onların varlığı olması gerekendir. Ancak kolsuz bacaksız yaşamı olanları görünce, bir de bunu yaşayınca sahip olunan değerlerin kıymeti o zaman bilinir. Anne yaşarken ortada bir eksiklik yoktur. Güneşin doğuşu ve batışı gibidir hayat tekdüze, her şey yerli yerinde, yaşam güzeldir. Bu güzelliğin farkındalığı yoktur yaşamımızda.

Bir gün anne bu dünyadan göçünce yaşamın gerçekleri ile insanoğlunun gerçekliği kopar. Rüya alemi gerçekliğin yerini alır. Başlayan bu serüven dönüşü olmayan bir yolculuktur. Komşuya gitti gibi gelir insana. Uzakta bir kardeşin evinde zannedersin. Dönülmez yolculuğa çıktı diyemezsin. İçten içten yanarsın da gerçeklerle yüzleşmekten korkarsın.

Zaman geçer, dayanılmaz bir özlemin sesi yakar içini. “Kalk git ziyaret et anneni, seni bekliyor.” Geçmişte okuldan, işten gelince yaptığı yemekleri hayalinde yaşatır, gerçeklerden koparsın. Gülüş cümbüş geçirilen yemek saatleri yeni bir can doldurur bedenine. Uçarak gidersin sessizliğin hüküm sürdüğü dilsizlerin dünyasına. Sevinirsin annenle konuşacakmış gibi. Mermer levhaya bakar doğum ölüm tarihlerini okursun. O zaman rüyadan yeni uyanmış gibi kendine gelip gerçek dünyana dönersin. “Anam, anam! Bak ben geldim, konuşmaya geldim seninle! Bir ses ver!” Taştan topraktan ses çıkmaz. Bir garip duygu, nefesini düğümler tıkar boğazına. Göz yaşı ve hıçkırıklar eşlik eder bedenine, bir süre sarsılır sonra istemeden rahatlarsın.

Yaşamın gerçek yüzüyle karşılaştığın an o andır. İlk günlerde çok sarsıcı olan bu duygular, durgun göle atılan taşın dalgalarının merkezden uzaklaştıkça sönümlendiği gibi zamanla azalır. Gün gelir duyarsızlaşır insan. O taş levhaların ve toprağın altında yatan annen baban, eşin dostun, can yoldaşın değil de bir toprak parçasıymış gibi gelir insana. Üzerinde gezindiğin toprakla bütünleşmiştir artık. Topraktan ses gelmediği gibi ondan da ses alamazsın. Unutulur. Unutmak olmasaydı acılar tazeliğini korudukça insanoğlu ruhen ve bedenen büyük yıkımlar yaşardı. Bir varmış bir yokmuş. Yaşam çok kısa. Yaşamı boyunca iz bırakamayanların yaşamı temelli kısa.

Celil Boz     (celilboz@yahoo.com)

Eğitimci Sosyolog

09/12/2024

YATAK YAN SANAYİ VE TEKNOLOJİ FİRMALARI IBIA EXPO 2024 İSTANBUL’DA

Enerji Sektöründe Dev Yatırım

ANTALYA SİDE’DE RÜYA GİBİ BİR TATİL SİZLERİ BEKLİYOR

ÜMRANİYE CUBE MEYVELERİNİ VERMEYE BAŞLADI

Öğrenciler icat çıkaracak!

Ülkemizde E-ihracat satış yapan firmalar hızla artıyor

Eaton, Ulusal Kongre ve Sergisi’nde yerini aldı

İki Çalışanı Olan Şirket Hibe Alabilir mi?

16. İstanbul Hazır Giyim Konferansı Başladı

Dijital Dünyanın Kara Yüzü Mail Order'e Dikkat!

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2